AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, şiddet olayları karşısında cezasızlık algısı oluşturulmasına müsaade etmeyeceklerini söyledi. Çelik, kadınlara yönelik şiddet olayları için “Önleyici ve koruyucu yeni tedbirlere ihtiyaç var.” şeklinde konuştu. Şiddet olaylarının AK Parti Merkez Yönetim Kurulu (MYK) toplantısında da ele alındığını ifade eden Çelik, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un bu konuda MYK üyelerine bilgi verdiğini anlattı.
AK Parti Merkez Yönetim Kurulu (MYK) bugün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında toplandı. Parti genel merkezinde gerçekleşen toplantıda son günlerde yaşanan şiddet olayları da gündeme geldi. Toplantı devam ederken gazetecilere açıklamalarda bulunan AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, cezasızlık algısına müsaade etmeyeceklerini vurguladı. Çelik, “Bu eylemleri gerçekleştirenlerin, bu süreçlerin içerisinden nasıl tekrar çıkabildikleri, tekrar bu eylemleri üst üste işleme konusunda, bu zemini nasıl bulabildiklerini en derin şekilde incelediğimizi ifade etmek isterim.” dedi. Ömer Çelik, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un bu konuda MYK üyelerine bilgi verdiğini de anlattı. AK Parti Sözcüsü, “Kadınlarımızın sokaklarda rahatça hareket etmesi için ne gerekiyorsa yapacağız.” şeklinde konuştu.
"SOYKIRIMCI BİR ŞEBEKEYLE KARŞI KARŞIYAYIZ"
Çelik’in açıklamalarından satır başları şöyle: "İspanya gibi, Belçika gibi ilk başta Refah’a gidip orada Filistin’e sahip çıkan ülkelerin başbakanları oldu. İspanya gibi Filistin devletini tanıyan açıklamalar geldi. Türkiye’nin de katıldığı süreci Güney Afrika başlattı. Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin verdiği kararlar söz konusu oldu.Tüm bu kararlar çerçevesinde Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin ve diğer kurumların ortaya koyduğu tavrın arkasına bir eylem koyulamadığı için İsrail, Uluslararası Ceza Mahkemesi’ni de tehdit etti. Uluslararası kurumların bunu seyretmesi neticesinde ortaya çıkan tablo, en son gelinen yerde Netanyahu hükümeti BM Genel Sekreteri’ni ‘istenmeyen adam’ ilan etti. İnsanlığa ait her değeri karşısına alan soykırımcı bir şebekeyle karşı karşıyayız.
“LÜBNAN’I GAZZE YAPMAYA ÇALIŞAN SOYKIRIMCI ŞEBEKE” Gazze'de öldürülenlerin yüzde 70'i kadın ve çocuklardan oluşuyor. Netanyahu’nun bu olaylar olur olmaz ilk cümlesi, ‘bölgede haritaların değişimine imza atacağız’ şeklinde bir yaklaşımdı. Kademeli olarak bölgesel savaşın gerçekleşmesi söz konusu oldu. Bugün Lübnan’ı yeni bir Gazze yapmaya çalışan soykırımcı şebekenin faaliyetleriyle karşı karşıyayız. ‘İsrail’in kendini savunma hakkı var’ cümlesi egemen bir devletin kendini savunma hakkını ifade eden bir cümle olmaktan çıkmıştır. Kim ki ‘İsrail’in kendini savunma hakkı’ var diyor İsrail’e daha çok çocuk öldürmesi için yetki vermiş oluyor. Uluslararası hukuk temelinde söylenecek sadece şudur; uluslararası sistemin namusu Netanyahu hükümetini yargılayıp, yargılamamaktan geçmektedir. Başta BM olmak üzere, uluslararası kuruluşların tamamında ortaya çıkan tablo sadece izlemekle ilgili bir tablodur. BM Güvenlik Konseyi’nden İsrail’le ilgili çıkması gereken kararların hiçbiri çıkmamıştır.
"TEMEL HEDEF İNSANLIĞI KÖLELEŞTİRMEK"
BM Genel Sekreteri’ni bile istenmeyen adam ilan edecek kadar yoldan çıkmış bu şebekenin temel hedefinin sadece bölgesel olmadığı, çok ötesinde insanlığın değerlerini köleleştirmeye dönük sapkın bir ideolojiyi hakim kılmak olduğu görülmüştür. Cumhurbaşkanımızın BM Genel Kurulu’nda ortaya koyduğu kararlılık bütün milletimizin sonuna kadar sahip çıktığı bir kararlılıktır. Bunun peşinde sonuna kadar gideceğiz."
“CEZASIZLIK ALGISINA MÜSAADE ETMEYECEĞİZ” Canımızı çok yakan şiddet olayları oldu. Kadın polisimiz şehit edildi. Geçtiğimiz günlerde iki kadın cinayeti art arda işlendi. Son derece üzücü. Bugün sayın cumhurbaşkanımız MYK’daki açılış konuşmasında bütün bu tabloya geniş bir yer ayırdı. Sıla bebeğin de hayatını kaybettiğini öğrendik. Daha önce de bunu ifade etmiştim. Kesinlikle cezasızlık algısına müsaade etmeyeceğiz.
Ortaya koyduğumuz çerçeve ve bundan sonraki yol yürüyüşümüzle ilgili hassasiyetler konusunda yakın zamanda cumhurbaşkanımız açıklamalar yapacaklar. Bu bizim en hassas olduğumuz konudur. Kadına karşı şiddetin engellenmesi konusunda bugüne kadar çok adım attık. Yasal düzenlemeler, asayiş tedbirleri tek başına dünyanın hiçbir yerinde yetmez. Kültürel ve ahlaki hassasiyetlerin en üst noktaya kadar çıkarılması için en güçlü şekilde bu mücadeleyi vermeye devam edeceğiz.
"ÖNLEYİCİ VE KORUYUCU YENİ TEDBİRLERE İHTİYAÇ VAR" Bu eylemleri gerçekleştirenlerin, bu süreçlerin içerisinden nasıl tekrar çıkabildikleri, tekrar bu eylemleri üst üste işleme konusunda bu zemini nasıl bulabildiği konularını en derin şekilde incelediğimizi ifade etmek isterim. Değişen hayat koşulları, değişen toplumsal dinamikler çerçevesinde ne kadar düzenleme yaparsanız yapın bunların yenilerinin yapılmasına ihtiyaç var. Önleyici ve koruyucu yeni tedbirlere ihtiyaç var.
Cezasızlık durumunun ortaya çıkmaması için MYK’mızda geniş bir gündem var. Adalet Bakanımız bu çerçevede bilgi veriyor.
Kadınlarımızın sokaklarda rahatça hareket etmesi için ne gerekiyorsa yapacağız. Cezasızlık algısının oluşmasına hiçbir alanda müsaade etmeyeceğiz."