Diyarbakır’da öldürülen 8 yaşındaki Narin Güran ile ilgili soruşturma sürüyor. Soruşturmada aralarında anne, ağabey ve amcanın da bulunduğu 8 zanlı tutuklandı, 4 kişi adli kontrol kararıyla serbest bırakıldı. Narin'in babasının da aralarında bulunduğu 13 kişi serbest bırakılmıştı. Öte yandan Diyarbakır Adli Tıp Kurumu'nun soruşturmayla ilgili raporu da açıklandı. Rapora göre Narin'in üzerinde başka birinin DNA'sına rastlanmadı.
Diyarbakır’da öldürülen 8 yaşındaki Narin Güran ile ilgili sır perdesi henüz aydınlatılamadı. 21 Ağustos günü kaybolan, arama çalışmalarının 19’uncu gününde cansız bedeni bulunan Narin’in öldürülmesine ilişkin başlatılan soruşturma sürüyor. Narin'in amcası 5 kez kimi aradı? Yeni tanıktan soruşturmanın seyrini değiştirecek ifade: "Öyle bir şey yok, yalan söylüyor"
Soruşturmada aralarında anne, ağabey ve amcanın da bulunduğu 8 zanlı tutuklandı, 4 kişi adli kontrol kararıyla serbest bırakıldı.
Şüphelilerin savcılık sorgusu tamamlandı. 22 şüpheli, 12 saat süren savcılık ifadelerinin tamamlanmasıyla Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği'ne sevk edilmişti. Soruşturmada Anne Yüksel Güran ve Ağabey Enes Güran kasten öldürmeye iştirak, 7 şüpheli ise suçluyu kayırma ve suç delilleri yok etme maddelerinden tutuklanmaya sevk edilmişti. Amca F.G.’nin (42) ‘Suç delillerini yok etmek’, kuzeni M.K., yengesi M.G. (46) ile kızı B.G. (19), halasının eşi M.Ş.K., tutuklu amca Salim Güran’ın işçileri M.S.A. (40) ve R.A.’nın da ‘Suçluyu kayırma, suç delillerini yok etmek’ suçundan tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edildiği öğrenildi. 3'ü adli kontrolle 13 kişi serbest edilmişti.
Serbest bırakılanlar jandarma eşliğinde otobüsle adliyeden ayrıldı.
Soruşturma kapsamında gözaltına alınanların kimlikleri netleşti. 22 şüpheli arasında Narin’in babası Arif Güran, annesi Yüksel Güran, daha önce kolundaki ısırık izi nedeniyle gözaltına alınıp bırakılan 18 yaşındaki ağabey E.G. de bulunuyor. Gözaltında amcalar Ö.F.G. (29), B.G. (37), F.G. (42), K.G. (31), M.G. (40), H.İ.G. de var. Narin’in amca oğulları U.G. (24) ve O.G. (23) ile amca kızları M.G. (15) ve B.G. (19) de gözaltında bulunan isimler arasında yer alıyor. Narin’in kuzeninin oğlu D.G. (22), yengeleri M.G. (46) ve M.G. (39), halası A.K. (40), eniştesi M.Ş. de adliyeye sevk edildi. 22 kişi arasında Salim Güran’ın işçileri Ö.Y. ve M.S. (40) ile işçinin 15 yaşındaki oğlu ile M.K. (23)’nin de olduğu öğrenildi.
Soruşturma kapsamında 24 şüpheli gözaltına alınmıştı. Gözaltına alınıp, sorgusunda itirafta bulunan Nevzat Bahtiyar hakkında tutuklama kararı verilmişti. Bahtiyar, Narin'in cansız bedenini muhtar Salim Güran'ın getirdiğini, 200 bin lira karşılığında küçük çocuğun cesedini dere yatağına gömdüğünü anlatmıştı. Jandarmada ifade veren köy imamı ise serbest bırakılmıştı.
Narin’in otopsi işlemlerinde 91 örnek alınmıştı. Diyarbakır Adli Tıp Kurumu'nun raporuna göre Narin'in üzerinde başka birinin DNA'sına rastlanmadı.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, cinayete ilişkin yürütülen soruşturma hakkında yöneltilen soruları yanıtladı. Soruşturma kapsamında toplanan deliller ve alınan ifadeler üzerinde çalışmaların sürdüğünü ifade eden Bakan Tunç, “Elde edilen bulgular şu aşamada katillerin kim ya da kimler olduğuna yönelik önemli veriler içeriyor.” dedi. Alınan patolojik ve biyolojik örnekler üzerindeki incelemelerin iki hafta süreceğini ifade eden Bakan Tunç, “Teknolojinin tüm imkanları Adli Tıp kapasitemizin içerisinde sağlanıyor. İfadelerden yola çıkarak, Narin kızımızın naşından elde edilen 91 doku var. Tüm bunlar inceleniyor. Narin’in katillerine bir an önce ulaşılması için soruşturmanın etkin bir şekilde yürütülmesi lazım.” şeklinde konuştu.
Ayrıntılı soruşturma sürerken gözaltına alınan şüphelilerden sıva ustası Nevzat Bahtiyar’ın ifadesi ortaya çıktı. Salim Güran’ın Narin’in cesedini saklaması için kendisine verdiğini anlatan Nevzat Bahtiyar ifadesinde, şunları anlattı: “Salim Güran, battaniyeye sarılı bir şeyi göstererek, ‘Bunu yok edeceksin’ dedi. ‘İyi düşün, sana 200 bin lira veririm’ dedi. Battaniyeye sarılı çocuğu alıp, çuvalın içerisine birlikte koyduk. Muhtar Salim Güran ile birlikte ayrılmadan önce göl diye tabir ettiğimiz Eğertutmaz Deresi’ni işaret etti ve ‘Oraya götür’ dedi. Ağacın yanında çok derin olmayan bir yer buldum. Burada biraz su vardı. Bu alana çuvalı bıraktım ki çuval birisi tarafından bulunur diye düşünerek üzerine bir taş koydum.”